İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | connect with f. | bağlantı kurmak | ||
At that moment, you are connecting with a powerful truth. O anda güçlü bir gerçekle bağlantı kuruyorsunuz. More Sentences |
||||
Genel | connect with f. | bağlantılı olmak (belirli bir seferle) | ||
Genel | connect with f. | bağ kurmak (iki şey arasında) | ||
Genel | connect with f. | irtibatlandırmak | ||
Genel | connect with f. | olayları birbirine bağlamak | ||
Genel | connect with f. | aktarmalı olmak | ||
Genel | connect with f. | hatları bağlamak | ||
Genel | connect with f. | bağlantılı olmak | ||
Genel | connect with f. | olaylar arasında bağlantı kurmak | ||
Computer | ||||
Bilgisayar | connect with expr. | bağlantı hedefi |